|
|
|
Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünden Dr. Ali Fuat Canbolat'ın organizasyonu ile Nisan 1999'da oluşturulan Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu (STRT), bu tarihten başlamak üzere Dalyan, Patara ve Belek bölgelerinde deniz kaplumbağalarının korunabilmesi için araştırmalar yürütmektedir. STRT, bilimsel araştırmalarının yanısıra projelerin yürütüldüğü alanlardaki Mayıs-Eylül dönemlerinde, bölgedeki yerli ve yabancı turistlerin deniz kaplumbağaları ve doğal çevrenin korunması konusunda bilgilendirilmesi amacıyla eğitim faaliyetleri de gerçekleştirmektedir. Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu İle Gerçekleştirilen Projeler 1999 yılı Faaliyetleri Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu (STRT), Mayıs-Kasım 1999 tarihleri arasında, Dr. Ali Fuat Canbolat'ın yürütücülüğünü yaptığı ve TC Çevre Bakanlığı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı'nın desteklediği "Köyceğiz-Dalyan ve Patara Özel Çevre Koruma Bölgeleri'ndeki Deniz Kaplumbağalarının Populasyonlarının Araştırılması" projesi ile ilk projesine başlamıştır. Bu projede Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu (STRT)'ndan aşağıdaki kişiler görev almıştır. Projenin gerçekleştirildiği Dalyan ve Patara ile ilgili detaylı bilgilere projeler sayfasından da ulaşabilirsiniz.
Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu (STRT), Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB)'nin destekledigi, BETUYAB Çevre Danışmanı Mert Temimhan'ın koordinatörlüğünü yaptığı ve Dr. Ali Fuat Canbolat'ın bilimsel danışmanlığını yürüttüğü "Belek Deniz Kaplumbağalarının Korunması-BEDEKA 2000" projesi ile Belek bölgesindeki çalışmalarına Mayıs 1999'da başlamıştır. Bu projede 1999 yılında, Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu (STRT)'ndan aşağıdaki kişiler görev almıştır. Projenin gerçekleştirildiği Belek ile ilgili detaylı bilgilere projeler sayfasından da ulaşabilirsiniz.
2000 yılı Faaliyetleri Dalyan projesi, hiçbir kurumun ve kuruluşun maddi desteği olmadan, sadece Dr. Ali Fuat Canbolat'ın kişisel maddi desteği ile Mayıs-Eylül 2000 tarihleri arasında devam ettirilebilmiştir. Bu yıl gerçekleştirilen projede ise STRT'den aşağıdaki elemanlar görev almıştır Dalyan Projesi 1999 Yılı Ekibi
Belek projesi, Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB)'nin yanısıra TC Çevre Bakanlığı Özel Çevre Koruma Kurumu Başkanlığı, Earthwatch Institute ve TC Çevre Bakanlığı Çevre Koruma Genel Müdürlüğü'nün desteği ile 2000 yılında daha kapsamlı olarak yürütülebilmiştir.
Deniz Kaplumbağaları Araştırma Ekibi Görüşleri BEDEKA 2000 (Belek Deniz Kaplumbağalarını Koruma Projesi), katıldığım en kapsamlı ve bu doğrultuda da en yorucu proje olarak belleğimde yerini aldı. Yaklaşık 25 kişilik Hacettepe Üniversitesi Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu (STRT)'na Earthwatch Institute gönüllüleri ve GSM (Gençlik Servisleri Merkezi) gönüllüleri de eklenince zaman zaman 50 kişiye yaklaşan bir toplulukla çalışmak, çoğunlukla yorucu kimi zaman yıpratıcı bile olsa eğlenceli de bir işti. Aynı amaç için çabalayan 50 kişi aynı özveri ve yorgunluğu paylaşırken elbette stresi de paylaştı. Ama iyi bir amaç uğruna 3.5 ay boyunca yapılan yorucu bir projede bu, doğal ve insanların alışması gereken bir durumdur. Çünkü, her şeyden öte, olan bütün bu sorunların üstesinden gelip, sonunda doğaya faydalı olmanın hazzını yaşamaktır. Umarım ki, böyle de olduğuna inanıyorum, herkes bu hisle dolu dolu bir yazı bitirip önümüzdeki yazı düşleyerek ayrılmıştır. Orda yaşanan acı tatlı, neşeli hüzünlü anılar ve her şeyden öte uğruna kumsalda terlediğimiz kaplumbağalardan bize çok şey kaldığını düşünüyorum; bir amaç, bizi saran doğaya saygı, ve böyle kalabalık ve farklı ülkelerden insanlarla dolu renkli bir toplulukta insan olmaya, birbirine anlayış göstermeye ve hayatın kendisine dair bir yığın ders. Ben önümüzdeki yazı kalın bir halatla çekiyorum ve umarım sizleri ve yeni simaları da orada görürüm. Kerem Atatunç 06.04.2001 Sucul ekosistemlerin kumsal vejetasyonu ile birleştiği Akdeniz flora ve faunasının en güzel iklim koşullarıyla gözlenebileceği doğa parçalarında yaşamı ve doğayı tanıma fırsatı, nesli tükenen hayvanların korunmasına yönelik, doğanın fakirleşmesini önlemek amacıyla düzenlenen Caretta Projesi ile anlam buluyor. Günaydın ve iyi akşamlar... arasındaki zamana sıkıştırılmış derslerle 4 sene geçmiyor. Ekolojik bir felsefe oluşturmak gerekiyor. Geriye dönüp baktığınızda projeye katılmış olmanın mutluluğunu yaşamak gerekiyor. Bir de dostluklar var ki, yaşamınıza yeni şekiller verebileceğiniz sıcak ve bir o kadar da tatlı insanlarla tanışabildiğiniz bir adres Caretta Projesi. Bu adreste doğa sevgisi ve mutluluklar yaşanıyor. Bu adreste bulunmak bir ayrıcalıktır. Deniz İnnal 09.04.2001 Her şey, "Belek'deki Caretta caretta koruma projesine katılmak isteyen öğrenciler..." duyurusunu gördüğüm zaman başladı. Yaklaşık 3.5 ay sonunda proje bitip eve döndüğümde, projenin bana tahminimden fazlasını kazandırdığını anladım. Bir projede görev almanın gururunu, ekip çalışmasının başarısını, verilen sorumluluğu yerine getirmenin huzurunu, yeni dostlar kazanmanın mutluluğunu, zor durumlarda zor koşulları birlikte yaşamanın eğlencesini, tahammül sınırlarımı öğrenmenin gizemini ve bir canlının hayatta kalma çabasını paylaşmanın sevincini yaşatarak öğretenin Caretta caretta olabileceği kimin aklına gelebilirdi?. Ayrıca, bu kadar renkli bir ekip oluşturduğun, her şeyin güzel olmasını sağladığın ve her şey için teşekkürler Ali Fuat Canbolat. İkbal Akdoğan 10.04.2001 Belek projesi, benim için bölümümle ilgili birşeyler yapmayı amaçlayıp gittiğim ancak bununla birlikte hayat dersimi, eğlencemi, hayvan sevgimi çantama koyup döndüğüm bir projedir. Aksu'da 11 km'yi ilk kez yürüdüğümde bayılmıştım. Kampın sonunda ise aynı yolu neredeyse koşarak alıyorduk. Ne kadar yorulsak, ne kadar moralimiz bozuk olsa, yavru kaplumbağaları görünce tüm herşeyi unutup buna değdiğini anlıyorduk. Beşgöz'ün meşhur anaforu, Çardak Musa, sevgili yengeçler, bize beleş gezi teklif eden jet-ski görevlileri, Aksu'nun yunuslu denizi unutamadıklarım. Çetin Market, AquaFun, tavla partileri (sonuncu oldum), Ankara'lı Turgut türküleri, otel havuzları, teras katı ve gitar partileri, SİKE kuaför Belek'in geride bıraktıklarından... Ayrıca bir kere arabayı kaçırıp Side'ye gitmiştik. Bir şeyi itiraf edeyim ki Belek projesini Ali Fuat Hoca'sız düşünemiyorum. Sevgiler Sinem Yetiş 10.04.2001 Pelin Bayrak Hissettiklerimi toparlamak gerçekten güç geliyor. Çünkü, Belek denince aklıma o kadar çok şey geliyor ki!. Bazen çok eğlendik, bazen kopma noktasına geldik; bazen kırdık birbirimizi, bazen teselli ettik; bazen yorulduk, bazen kilometrelerce otostop çektik; bazen isyan ettik, bazen ne güzel vakit geçiriyoruz dedik; bazen çok misafirperverdik -ki bir ara 50 kişiydik-, bazen ise yeter gitsinler dedik. ... Ama hep sevdik Belek'i, GSM'i, Earthwatch gönüllülerini, birbirimizi, tabi ki de deniz kaplumbağalarını. Şimdi hepsinin yeri bir başka! Ben de herkes gibi bir şeyleri göze alarak gittim Belek'e ve herkes gibi memnun döndüm. Bunu sağlayan tüm araştırma takımına teşekkür ederim. Ama tabi ki Ali Fuat hocama, bütün bunları sağladığı için ayrıca teşekkür ediyorum. Bu arada arabayı Side'ye kaçıranlar arasında ben de vardım. O sırada gece arazisinde olanlardan özür dilerim ama bu da anneniz olarak hakkım değil mi? Bi de unutmadan "Köprüçay yolcusu kalmasıııın!" Pelin
Bayrak Projeyi ilk öğrendiğimden itibaren içimdeki istek beni hep ona yönlendirdi. Gitme kararı aldığımda ise, içimdeki sesin haklılığını gördüm. Tek kelimeyle aylar süren bu çalışma, yaşanması gereken tüm hisleri tam anlamıyla tattırıyor. Bu dünyanın sana ihtiyacı olduğu kadar diğer canlılara da ihtiyaç duyduğunu gördüm. Her ne kadar yıpratsak da dünyayı, bunu düzelten çalışmalardan birinde bulunmak gerçekten mükemmel ve mutluluk verici bir deneyim. İlk günler hafif yorgunluk, kumda görülen izler ve veriler... Daha sonra gece arazileri... ve tek kelimeyle ilk heyecan. Ama bununla da bitmiyor. İlk yumurtlama, ilk yavru derken yorgunluk kalmıyor. Sadece mutluluk ve huzur kalıyor geriye. Onlara dokunurken milyonlarca yılın şahitlerine dokunuyorsun . Ve yakalanan, yaşanan deneyimler sana insan olduğunu hissettiriyor tekrar. Grupça yapılan çalışmalar, grup halinde yaşama, acı-tatlı anları, koşuşturma, telaş ve heyecanı ile bilimselliği sentezleyen bu projenin gerekliliğine ve devamına inanıyorum. Projede benden desteğini esirgemeyen Onur Türkecan’a, her zaman yardıma açık tüm ekip arkadaşlarıma, sonsuz sevgisi ve yardımseverliği ile her zaman yanımda olan Deniz Candaş’a ve her an yanı başımda; hayatıma kattığı anlam ve değerlerle, olmazsa olmazım olan, sevgiyi ve saygıyı her şeyiyle hak eden, gözyaşımı, sevincimi, sıkıntımı paylaşan sayın hocam Dr. Ali Fuat Canbolat’a sonsuz teşekkürler. Onur Candan 12.04.2001 Deniz Candaş Biri bizi çok daha önce gözetlemişti... Otobüsü neredeyse kapatmış olarak, o koskoca kafile halinde gidiş günümüzü hatırlıyorum. Devasa çantalarımızı yardımlaşarak taşırken ve “evimizi” yerleştirirken atılmıştı o takım ruhunun ilk tohumları. Daha sonra ise kocaman ve muhteşem bir tarlamız oluverdi, ve Türkiye’nin belki de en kalabalık ailesi olduk. Yemek ve uyku vakitleri en mutlu olduğumuz anlardı alışma süreci boyunca. Merdiven boşluklarını dolduran gitar seslerimiz, heyecan dolu futbol maçları, adaşım Deniz Hoca’nın parmaklarınızı yediresi çiğköfte partileri, tavla turnuvaları, ufak teras partilerimiz ve birlikte kutladığımız doğum günlerimiz, türkülerimiz ve halaylarımız her gün daha da “ayrılmaz” yaptı bizleri. Arazilerimiz süresince o olağanüstü varlıkları her görüşümüzde yaşadığımız “ilk defa” heyecanı ise alışma sürecinin hızla aşılmasını sağladı. Böylesine büyük bir ekiple yapılan bu çalışmada, sona yaklaştıkça dolan haritalar ve kabaran veri dosyaları, hem başarının göstergesiydi bizim için hem de bunca emeğin ve uykusuz gecelerin en güzel karşılığı. Veri dosyaları dedim de, unutamayacağım anlardan birisi de kesinlikle o küçücük odaya 4 saat boyunca 25 kişi sığmayı başardığımız ve hızlandırılmış veri düzenlemesi yaptığımız o geceydi. Her şeyin ötesinde benim için anlamı çok büyük oldu bu yazın, hayatımın en değerli hediyesine de kavuştum. Belki de kaplumbağalarıma fazladan bir şeyler borçluyum... Ve dostum, abim, dert ortağım, hocam, sevgili hayat hocam Ali Fuat Canbolat... 4 sene önce yeni yetme bir öğrenciyken vermiştim sana bu sözü, her daim geçerli olacak “Her zaman, ne olursa olsun, her konuda yanındayım, yanındayız” Deniz Candaş 12.04.2001 Deniz kaplumbağaları projesine katılarak hayatımın en güzel 3 ayını geçirdim diyebilirim. Dalyan'ın doğasının kusursuz güzelliği karşısında şaşırıyorsunuz, özellikle gün batımları. Dalyan plajını ilk gördüğümde Haziran'ın başıydı ve çok sakindi, etrafta pek kimseler yoktu. kendimi bir adaya düşmüş ve yanıma gerekli üç şeyi unutmuş gibi hissetmiştim. Ama bana gerekli üç şey zaten oradaymış... Dalyan'ın doğal yaşamı Caretta'lardan etkilenmiş durumda. Sahile girişler 8.00 ve 20.00arasında. Bu sayede gece ve gündüz arazilerimizde rahat çalışabiliyorduk. En zevkli kısım yavru çıkışları olmuştu. Küçüklerin yuvadan çıkıp denize gidişlerine gözcülük ederek hiç farkına varmadan insanda annelik içgüdülerini uyandırıyor. O yavrulara sahipleniyorsunuz. (Tabi bir de özellikle kampına son dönemlerinde annelik yaptığım kamp arkadaşlarım da oldu). Dalyan deniz kaplumbağaları projesi benim için doğayı ve güzellikleri keşfetme açısından hoş bir deneyimdi. Gülçin Muratoğlu 16.04.2001 Hiçbir deniz kaplumbağası yavrusunu denize ulaşmak için çabalarken gördünüz mü? Eğer görmediyseniz çok şey kaçırmışsınızdır. Etrafındaki bin türlü tehlikeye aldırmamaya çalışarak, küçücük adımlarla, onun için kilometreler alan birkaç metrelik kumsaldan yürüyüp denize ulaşması... Herhalde bir insanın hayatı boyunca dilediği herşeye kavuşmasıdır. Böyle bir anı görürseniz insan yaşamının göründüğü kadar da değerli olmadığını anlarsınız. Doğum, büyüme, yaşlanma ve ölüm. Bunlar insanların büyük çoğunluğunun hayatları süresince izlediği değişmeyen aynı senaryo. Ama bir kaplumbağa yavrusu yumurtasından çıktığı andan itibaren ne olacağını bilmediği bir yolculuğa çıkar. Bu yolculuk birkaç saniye de sürebilir, birkaç yıl da. Ama hayatının hangi evresinde olursa olsun kesin bir bilinmezlik hakimdir yaşamına. Bence de hayatın güzel yanı anı yaşamaktır. Anı düşünüp mutlu olmak, ilerisi için çok fazla plan yapmamak. Çünkü planların gerçekleşmemesi demek, insanın çökmesi demek oluyor bana kalırsa... Zaten insanın karşısına, ona yön verecek bir ‘’an’’ çıkacaktır eninde sonunda. Önemli olan bu fırsatı harcamamaktır. Belki çok format dışı oldu bu yazı, belki beklenmedik ama ne derseniz deyin ben kaplumbağalarda hayatın farkına vardım. Hayat anı yaşayıp, keyfini çıkarmak ve olabildiğince mutlu olmaya çalışmaktır. Kamp mı, proje mi, Belek mi? Kendiniz keşfedin, aynı benim yaptığım gibi... Onur Türkecan 17.04.2001 Belek Deniz Kaplumbağalarını Koruma Projesi benim için önemli aynı zamanda da çok zevkli bir deneyimdi. Mesleki anlamda, gerek iş ahlakı gerek çalışma disiplini olsun bir çok değerli tecrübe kazandım. Dünyanın çeşitli ülkesinden insanlarla tanışma ve onlarla çalışma fırsatı buldum. Yeni arkadaşlıklar edindim. Her şeyden önemlisi bir arada yaşamayı, paylaşmayı, birlikte bir ekip gibi hareket etmenin ne demek olduğunu öğrendim. Tabi ki yorucuydu ama bir o kadar da keyifli. Bu keyfi tadabilmiş birkaç şanslı insandan biri olduğum için çok mutluyum. Bu mutluluk anlatılmaz sadece yaşanır. Çünkü orda olmayan hiç kimseye, sıcağın altında kilometrelerce yürümenin, yorgunluğa ve uykusuzluğa aldırmadan 30 kişinin canını dişine takıp gece gündüz çalışmasının sadece minicik bir kaplumbağa yavrusunun denize güvenli bir şekilde ulaşması için olduğunu ve bu hazzın yerini hiçbir şeyin tutamayacağını anlatamazsınız. Bence bunu herkes yaşamalı ve bunu duyguyu tatmalı. Ben ordaydım ve çok eğlendim. Tüm yaşamım boyunca Beleği gülümseyerek hatırlayacağım. Aslı Mete19.04.2001 Mahmut Kabalak Bu güzel ve anlamlı projede insan, biyoloji Bölümü öğrencisi olduğunu bizlerin doğanın ayrılmaz bir parçası olduğunu kişinin kendini keşfetmesini, arazi tecrübesi kazanmanın zevkini tadıyor. Bu projeye katıldığım iki sene içinde kazandığım tecrübeler maddi hiçbir şey ile ölçülemeyecek kadar önemli ve şunu da söylemeliyim ki, bunu başka bir bölümde ya da hayatınızın başka bir zaman diliminde yaşayamayacağınızdan emin olun. öncelikle saygıdeğer Ali Fuat Hocama sevgili Sami abime Mehmet abiye ve tüm ekip arkadaşlarıma onlarla tanışma ve çalışma fırsatı verdikleri için teşekkür ederim... Mahmut Kabalak 19.04.2001 2000 Nisanında Caretta caretta ile ilgili bir proje olduğunu öğrendiğim anda ilk aklıma gelen bu projede aktif faaliyet gösterebilmekti. Bir deniz çocuğu olarak Ankara’nın boğucu sıcağından kurtulmak için en güzel nedenimdi. Ve eşsiz bir doğa parçası; Belek. Tüm kombinasyonlar tamamdı benim için ve proje yürütücüleri içinde her şey ayarlandıktan sonra 10 Haziran gecesi yola koyulmuştuk. Projenin her bir alanından ayrı bir zevk aldım. Gece arazilerimizden, devamı niteliğindeki gündüz arazilerimizden, yavru çıkış zamanından ve deneylerden hep ayrı ayrı... Buraya daha pek çok güzellikteki cümleleri ilave edebilirim ama inanın bana en güzellerini siz de onlarla o kumsalı paylaşırken hissedeceksiniz. Ve son söz olarak tüm bu güzellikleri proje hocamız Sayın Ali Fuat Canbolat ve özellikle Aksu Grubu sayesinde gördüm. Herkese her şey için sonsuz teşekkürler Şirin Çevik 19.04.2001
Fotoğraflar
Deniz Kaplumbağaları Araştırma Grubu, BELEK-2000 Ayaktakiler (Soldan sağa): Gökhan Halıcı, Damla Akyıldız, Mahmut Kabalak, Sevgi Bağışlar, Aslı Mete, Canan Gıcır, Volkan Akay, Sinem Yetiş, İkbal Akdoğan, Nazı Yanbuloğlu, Deniz Candaş, Onur Candan, Hüseyin Güler, Kerem Atatunç Oturanlar (Soldan sağa): A. Fuat Canbolat, Başak Güner; Berna Demirci, Ulaş Mert, Deniz İnnal, Onur Türkecan, Ahmet Dursun, Saffet Öztürk, Kemal Yücel Fotoğrafta olmayanlar: Pelin Bayrak, Şirin Çevik
|
